20 Aralık 2007

Mutlu Bayramlar!


Çok fazla kuzunun katledilmediği sağlıklı ve mutlu bir bayram dilerim herkese...

16 Aralık 2007

19 Kasım 2007

Geri geldim!

Uzuuunnn bir aradan sonra geri geldim :) Bu zaman icersine sigdirdigim en guzel sey canim ablam ve guzel yegenlerimle gecirdigim anlardi. Bu cumartesi onlari yine NJ'e yolcu ediyorum, 1 ay goz acip kapayincaya kadar hemencecik geciyor ben hicbirsey anlamadim bile :(

Bunun disinda herkese pesss dedirten olayim isimden yine istifa edip jet hiziyla yeni bir ise gecmem oldu! Nedenini nicinini hic sormayin ama bana gore aldigim en isabetli karardi, resmen ceketimi alip ciktim havasinda oldu! Bir firmanin uzun mulakatlari neticesinde cok zor birinin asistani oldum ve dun yeni isime basladim. Artik tek istedigim kalici olmak ve bu sefer ben bunu basaracagim!

Hayatimdaki bir diger guzel yenilik ise yeni bir kedicik :) Eveeettt ben pisilerimi 3'ledim! Etrafimdaki herkes sok oldu ama hayalim sevimli bir karakediydi ne mutlu bana ki hayallerim gercek oldu! Yesil gozlu bu kucuk adamin adini Miso koydum. Simdi ailemiz daha bir renklendi ve ben cok mutluyum :)

1 aylik zaman diliminde baslica yasadiklarim boyle...


p.s. Kafamdaki peruk bu arada :)

14 Ekim 2007

Facebook Çılgınlığı...

Herkesin bayramını geçte olsa kutlarım!!! Valla bütün suçlu şu facebook! Burası yüzünden kaç gündür blogumu ihmal edip duruyorum, çekirdek gibi aynen bir başlayınca insan bırakamıyor, her ne kadar zombie, vampir, poke gibi saçmalıkları olsa da bağımlılık yapıyor! Ama bir süre sonra bundan da sıkılacağıma eminim... Çocuklarım ve ben biz şu aralar facebook'tayız efendim bir maniniz yoksa sizi de bekleriz ;)

08 Ekim 2007

Bediş'im...

Geçen hafta Tarçın'ı rutin aşıları için veterinerine götürdüm. Tekir'e yaptığım bencilliği Tarçın'a yapmıycam, mutlaka ona bir arkadaş alıcam diye aklımdan hep geçiriyordum ama bu kadar kısa sürede bir karar alacağımı tahmin etmezdim! Tarçın'ın veterineri hayır kurumu gibi çalışır, hep yaralı sokak kedilerini tedavi eder. Minik kızım kolunu otomatik kapıya sıkıştırıp kırmış, o şekilde bulmuşlar, hemen ameliyat edilmiş. Ön kolunda hafif bir sakatlık kalmış, topallıyor. O gün onu gördüğümde içimden acaba Tarçın'la anlaşırlar mı dedim, kafesinden çıkarttık ve Tarçın'ın yanına koyduk, Tarçın görür görmez aşık oldu resmen. Veterinerden 1 hafta denemek üzere alıp eve götürdüm. Ve artık o benim kızım oldu :) İsmi Çıtır mı olsun Miniş mi derken dün Bediş'te karar kıldık :)

Bediş'in bacak kadar boyuna bakmayın sakın, küçük hanımın inanılmaz bir özgüveni var, ilk gün evin içinde 8 kiloluk oğluşumu kovaladı, çok komiklerdi :) Tarçın inanılmaz iyi yürekli ve centilmen bir erkek, ona çok nazik davranıyor, Bediş'in tüm fettanlığına rağmen kibarlığı elden bırakmıyor, genelde sabahları didişiyorlar ama onlarla uyanmak ve güne başlamak harika oluyor!!!
Küçücük boyuna rağmen herşeyi de biliyor, tuvaletini kumuna yapıyor ve annesini hiç üzmüyor kızım... Yeşil gözleri ve topal ayağı ile bana Tekirimi hatırlatan Bediş'i bulduğum için çok ama çok mutluyum. Ve ben insanları tanıdıkça hayvanları daha çok seviyorum...

28 Eylül 2007

Ayyyvaaaaaaa :)

Şeytan Marka Giyer filmini seyredeniniz var mı? Eğer varsa izleyenler benim nasıl bir iş hayatım olduğunu az çok tahmin edebilirler. Genelde hep mimar mısınız ya da aaa ben sizi mimar sanmıştım sorularıyla karşılaşırım, mimar tipim (nasıl oluyorsa o tip?!) var sanırım :) Ama ben asistanım ve yeni başladığım işimde de bu filmdeki Miranda gibi birinin (onun erkek versiyonu) asistanlığını yapacağım. Asistanlık çoğu kişi tarafından sekreterlikle karşılaştırılsa da ben işimi severek yapıyorum. Eğer iyi bir eğitim aldıysanız ve kendinizi yetiştirebildiyseniz, üstüne de iyi firmalarda tecrübeniz olmuşsa gerçekten çok iyi bir konumda çalışmanız mümkün. Ancak bunun yanında bazı şeylerden de fedakarlıkta bulunmanız gerekiyor, en başta tüm hayatınızı bağlı bulunduğunuz kişinin programına göre ayarlıyorsunuz, özel hayatınız birazcık ortadan kalkmış oluyor...
Gelelim başladığım yeni işime... Bir Yönetim Kurulu Başkanı'nın asistanlığını yürütücem ve kendisi 3 günlük izlenimime göre şirkette terör estiren biri :P Ben ona şimdiden Hitler adını taktım çünkü burası aynen bir Nazi kampı gibi! Sabah gelir gelmez göz ucuyla da olsa ayakkabıma kadar bir "şık" lık kontrolü yapıyor. Öğle yemeğine ancak o dışarı çıkarsa çıkabiliyorum. Tabii akşamları da ancak o çıktıktan sonra evime gidebiliyorum. Mesela ilk gün akşam 10'da işten çıkabildim! Haa bu arada filmde Miranda'nın ilk gün Andy'e Emily demesi gibi bana da Sibel yerine Esra dedi durdu tabii ben nerden biliyim beni çağırdığını hiç üstüme alınmadım bile meğer Esra benmişim :)
Kısacası durumu özetlemem gerekirse: ben ayvayı yedim arkadaşlar!

07 Eylül 2007

f. Party

Dün akşam Cihangir'deki eski Leyla yeni Meyra'da hızlı bir yemeğin ardından kendimizi Kuruçeşme'ye attık. Tekne için kuyrukta beklerken tüm günlerini kuaförde geçirip gece için hazırlanmış abartılı hatunları zevkle inceledik :)

Oscar Red Carpet 1

Bu eğlenceli kritik sonrası Suada'ya vardık. Yaza veda partisi saat 10'da Balizza'nın defilesiyle başladı, şahane kıyafetleri (!!!) Çağla Şıkel ve 3. sınıf modeller sundu. Kıyafetlerin içinden 1 tane bile beğendiğimiz parça çıkmadı, Kristin "bu giysiler ne yaaa Laleli tarzı mı ne bu?!!" dedi yerlere yattım gülmekten :) Bir koleksiyon bu kadar mı zevksiz ve rüküş olur Tanrım !!!

Fotoğraf makinem bozulduğu için cep telefonumu kullandım ama sonuç ortada :(

Sonra sahneye çıkan sunucu kızımız şimdi huzurlarınıza yakışıklı mı yakışıklı bir şarkıcımız geliyor: SERDAR ORTAÇÇÇÇ dediğinde nasııııı yaniiiii olduk hepimiz!!! Hatun sanki sahneye Enrique Iglesias'ı çağırıyor! Bit kadar boyuna ne için 10 tane koruma tutmuş bilinmez, Serdar sahneye çıkıp 10 tane parçasını playback olarak söyledi. Bir adam sahneye bu kadar mı yakışmaz! Allahtan dansçıları iyiydi de görüntü kirliliğini azalttı çocuklar. Bu arada Serdar Ortaç, Kenan Doğulu, Yalın, vs.. bu bodur erkeklerin hepsi bana birbirini anımsatıyor! 11 buçuk gibi Suada'dan ayrılırken Revü kızları sahneye çıkacaklardı, valla hepsinin mankenlerden güzel şahane vücutları vardı, bayıldım!!!

Medusa Ayyy çok şükür bugünkü zehirimi akıttım & rahatladım şimdi sivri dilimi de alıp gidebilirim artık! Yarın sabah erkenden Antalya'ya uçuyorum, Banuş'un kardeşinin düğününe katılacağım, yaz bitmeden bir düğüne katılma şerefine ulaştığım için de mutluyum :) Kendinize iyi bakın şekerler, harika bir haftasonu diliyorum sizlere!!!!

It's Friday

05 Eylül 2007

Kısa Kısa...


Doctor
Bizim ailenin hatunlarına nazar değdi resmen, yaz başlangıcında geçirdiğim operasyon ardından teyzemin kolunu kırmasından sonra şimdi de annem zatürre oldu! Sürekli ıslak mayoyla durduğu için şifayı kapmış canım annem :( Yazın zatürre olur mu demeyin evet olurmuş siz de amman dikkat edin...
Canım annemmm bir an önce iyileş lütfen, seni bilirim kıpır kıpırsındır yatakta yatmak hiç sana göre değil ama istirahat etmen gerektiğini lütfen unutma!!! Yazlıktan döndüğünde seni yine böyle cıvıl cıvıl bulmak istiyorummm!!!!

Yarınki Fashion TV partisine Kristinim davet etti ben de ıııhhh istemem yan cebime koy dedim haaa haaa :) Ama şimdi ne giyeceğimi kara kara düşünüyorum o ayrı...

Best Friends 2
Oyyy ben arkadaşımı çok össsledimmmm!!!! Nerminim canikommm cuma günü görüşelim ama sakın beni ekmeye kalkma yoksa bu gidişle başlıycam senin aşk hayatına ona göre!!!! Tehdit var ısrar yok hiii hiii :)
Ayyyy güzel haberi sona sakladım!!! Bu üç dünya güzeli hatun yakında burada olacakmış, aaaa ben kafayı yerim ama hangisine önce sarılıcam hangisini ilk öpücem ayyyy o gün gelene kadar ben nasıl durucam bilmem kiiii ?!!!!! Şekerlerim benim size kavuşmayı 44444444444 gözle bekliyorummmm!!!!!!!
Spaz

Aaaa son birşeyi atlıyormuşum az daha!!! Bugün benim blogumun 1. yıldönümü!!! Geçen sene yazmaya başladığım zamandan beri neler neler yaşadım, inanılmaz... Bakalım önümüzdeki sene beni neler bekliyor, merak içersindeyim!!!

28 Ağustos 2007

Tatil beni çağırıyor!


Yaz bitmeden kendimi ödüllendirmeye karar verdim ve kısa bir tatil kaçamağı ayarladım...
Yakında görüşmek dileğiyle...

21 Ağustos 2007

Havayı Koklayan Noni

Gaykedi'cim beni mimlemiş unutamadığım kokular hangileri diye bir düşündüm ne kadar çok koku varmış beni etkileyen, hemeeennn yazıyorum:
1. Annem küçükken besili kuzucuklar olalım diye ablamla bana zorla yumurta yedirirdi, en son hatırladığım sahne yumurtayı ısırdığımda uzayan kordonuydu ııykkkk şimdi asla ama asla yumurta ağzıma koymuyorum, kokusuna ise tahammül dahi edemiyorum, yanımda biri yerse de kalkıp giderim! SmileyCentral.com
 2. Ahh anniş ahhh burdan kulaklarını çınlatıyorum bak senin :) Küçükken bir de beyin yedirmişti bana bir daha da ağzıma koymadım ama kokusunu asla unutmuyorum ve ne zaman aklıma gelse öğürürüm şu anda olduğu gibi! Gagging
3. Küçükken Libya'da bulunduğumuz dönemde yolda hep ölü koyunlar görürdüm ve etrafta inanılmaz leş kokusu olurdu, o kokuyu da hiç unutamıyorum...
4. Ayyy yemin ediyorum kusmak üzereyim biraz da güzel kokulardan bahsediyim! En güzel koku Selinimi ilk kucağıma aldığımdaki bebek kokusuydu, misss gibi kokuyordu bitanem! SmileyCentral.com
5. Lavanta kokusu...
6. Libya dönemimizde Arap kadınların parfüm kokusunu da unutamıyorum, çok ağır olmasına rağmen severdim o kokuyu, hala daha bir Arap kadın görürsem havayı koklarım geçmişe dönmek için...
7. Kesinlikle deniz kokusu!
8. Kahve kokusuna da bayılırım, bana göre afrodizyak kokulardan biridir!
SmileyCentral.com
9. Eskiden Blendax şampuanı vardı, bana kumsalı hatırlatan bu şampuanın kokusunu da unutamam hiç...
10. Çok enteresan bakıyorum da beni etkileyen kokuların çoğu küçüklüğümden kalma kokular, pembe renkteki arı maya silgisi de bunlardan biri...

17 Ağustos 2007

Pembe Yalanlar

SmileyCentral.com

Kumralada'cım beni mimlemiş, en güzel yalanlarım hangisi diye... Çok düşündüm ama bulamadım çünkü ben yalan söylediğim zaman yanaklarım pembeleşir ve kendimi hemen ele veririm :)

Tabii bu ara sıra pembe yalanlara başvurmadığım anlamına gelmez ;) 1. En son yalanımı daha dün patronuma söyledim, bir sipariş vermişti durumu sordu geldi mi diye ben de stoklarında yokmuş dedim halbuki siparişi daha vermemiştim bile :P 2. Buluşmak isteyen arkadaşlarıma arada bir pembe yalanlar söylerim, diğer yakaya geçmeye üşendiysem ya da daha eğlenceli başka bir planım varsa kesin ekerim :P 3. Başka bir yalan aklıma gelmiyor (bu da koca bir yalannnn!!!) Şimdi burayı annem babam ve tüm aile & arkadaşlarım okurken söylediğim yalanları afişe etmek biraz sıkar tabii :P

Teoman'dan sevdiğim bir parça ile hepinize yalansız dolansız güzel bir haftasonu diliyorum!

15 Ağustos 2007

Akıllı beni bulmaz!

Tanrım kedinin bile akıllısı beni bulmaz ki! Rahmetli Tekirim tam bir ayak fetişistiydi, ayaklarımı ısırır dururdu. Tarçınım da saçıma takmış durumda, ya patisi ya dişleri sürekli kafamda! Bir kedi saç yemekten ne zevk alır söyler misiniz bana?! Hoş sadece saçımı yemekle kalsa iyi ama yakında kafa derimi yüzecek sanırım! Tarçın'ın önceki hayatında bir yamyam olduğunu düşünüyorum :P Bu arada Tarçın şişkoluğu ve yaramazlıklarıyla aynen Garfield'e benziyor, tek farkı onun gibi kurnaz değil saftirik bişey :) Bu benzerlik nedeniyle ara sıra bloguma Garfield karikatürlerini de koymaya karar verdim...

11 Ağustos 2007

ACIL...ACIL...ACIL...

Arkadaslar ocaginiza dustum nolur bana yardim edin!!!!!
2 gun boyunca ayaklarim patlamis misira donene kadar (haaa haa ablamin kendini ezik domatese benzetmesi gibi oldu bu :P) galeri ve mekan arastirdim ama yok yok yok! Sergimiz icin uygun bir yer bulamadim. Aradigim kriterler soyle:

- Icinde hem sergi hem de 1 workshop + 1 konferans duzenlenebilecek,
- 100 kisi alabilecek kapasitede olan
- Tercihen deniz kenarinda
- Kesinlikle otopark sorunu olmayan
- Modern bir mekan ariyorum!!!

Sergimiz icin Koc Muzesi ve Sabanci Muzesi kesinlikle mukemmel mekanlar, bizim konsepte de birebir uyuyor ancak istedigimiz tarihlerde baska bir etkinlik oldugu icin ne yazik ki dolular :( Gittigim diger yerler: Esma Sultan Yalisi, Sait Halim Pasa Yalisi, Istanbul Modern, Sepetciler Kasri, Darphane, Aya Irini, Beyoglu ve Nisantasindaki cogu galeriler... Bana hem modern hem de buyuk bir galeri (fabrikadan bozma ucuk kacik bir mekan da olabilir) gerekiyor, bildiginiz boyle bir yer var mi? Yardimci olursaniz coookkkk mutlu olurum, tesekkurler sekerler :)

p.s. Sizleri davet etmeyi cok isterdim ancak ne yazik ki sadece sektordeki musterilerimize yonelik kapali bir sergi olacak bu :(

09 Ağustos 2007

...Kapalıyız...

Nefes al... Nefes ver...

Ve yeni bir güne hazırsın!

2 gün boyunca ofis dışındayım, sergimiz için yurtdışından gelen organizatörle karış karış galeri gezicem, dünkü kurbağa gibi şiş gözlerden sonra bugün de ayaklarım şişhaneye dönecek ama en azından galerideki eserlere bakarken benim depresif ruh halimden eser kalmayacak ;)
Bu da kulağıma küpe olsun bari:

07 Ağustos 2007

Gri: Sonbaharın Rengi...


Kışlıklar şimdiden vitrinleri süslemeye başladı ve bu senenin sonbahar rengi belli oldu: Gri...
Gri tehlikeli bir renk, tek düze de gözükmek mümkün sexy de... Bu biraz da size kalmış... Ben genelde sarı ya da kırmızılarla kombine etmeyi seviyorum.
Giysilerinizin gri ama havanızın hiçbir zaman öyle olmaması dileklerimle...




06 Ağustos 2007

Aminnnnn!


Ahhh şu blog dünyası ahhhh... Hakkımda metropol kokonası diyenler mi istersiniz (Asımcım ben sana ne yaptım da blogunda kalayladın beni bakiyimmm) yoksa Sex & the City özentisi diyenler mi ne ararsanız mevcut, hem eleştirirler hem de okumadan edemezler ahhh ben ne diyeyim ki size :) Yine de öpüyorum hepinizi şekerler, beni seven sevmeyen kim varsa oralarda biryerlerde...
Kokoş ve Özenti Noni
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...